Giriş
Çalışma hayatında işçi ve işveren ilişkilerinin düzenlenmesinde, iş hukukunun temel prensipleri önemli bir yer tutar. Türkiye’de iş hukuku, işçilerin haklarını güvence altına almak ve işverenin sorumluluklarını belirlemek amacıyla geliştirilmiş bir dizi yasa ve yönetmelikle düzenlenmiştir. İş hukukunda özellikle kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma (mesai) ücretleri ve iş kazaları gibi konular, işçilerin en çok hak aradığı alanlardır.
Bu makale, Ali Çezik gibi İstanbul’da avukatlık hizmeti veren bir hukukçunun bu konulara dair sunduğu çözümleri ve danışmanlık hizmetlerini detaylı olarak inceleyecektir. İş hukukunun karmaşık yapısında bu hakların korunması, doğru hukuki bilgi ve güçlü bir temsil ile mümkündür.
Kıdem tazminatı, bir işçinin belirli bir süre boyunca aynı işverenin yanında çalışması sonucunda, işten çıkarıldığında ya da haklı sebeplerle işi bıraktığında alabileceği bir tazminattır. İş Kanunu’nun 14. maddesine göre, işçinin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için aynı iş yerinde en az 1 yıl çalışmış olması gerekmektedir.
Kıdem tazminatı, işverenin işçiyi işten çıkarması durumunda işçiye ekonomik bir güvence sağlar. Ayrıca işçinin kendi isteğiyle işten ayrıldığı bazı durumlarda da kıdem tazminatı hakkı doğabilir. Bu durumlar arasında;
Ali Çezik, işçiler ve işverenler arasında kıdem tazminatı konularında ortaya çıkan uyuşmazlıklarda profesyonel danışmanlık sunarak, tarafların haklarını koruma altına alır. İşçilerin kıdem tazminatlarına ulaşabilmeleri ya da işverenin hukuka uygun bir şekilde bu ödemeyi yapması için gerekli tüm hukuki süreçleri yürütür.
İhbar tazminatı, işçinin ya da işverenin, iş sözleşmesini feshetmeden önce belirli bir süre içinde karşı tarafa haber vermesi zorunluluğuna dayanan bir tazminattır. İş Kanunu’nun 17. maddesi gereğince işçi veya işveren, iş sözleşmesini feshetmeden önce belirli sürelerde diğer tarafa bildirimde bulunmak zorundadır.
İhbar süreleri, işçinin kıdemine göre değişir:
Eğer işveren bu süreleri gözetmeden işçiyi işten çıkarırsa ya da işçi bu süreyi doldurmadan işten ayrılırsa, ihbar tazminatı ödenmesi gerekmektedir. Ali Çezik, ihbar tazminatı uyuşmazlıklarında işçilerin haklarını ararken işveren tarafında da hukuki danışmanlık sunarak işverenlerin yükümlülüklerini yerine getirmelerine yardımcı olur.
İş Kanunu’na göre, işçilerin normal çalışma süresi haftalık 45 saat olarak belirlenmiştir. Bu sürenin üzerinde yapılan her çalışma, fazla çalışma ya da fazla mesai olarak adlandırılır ve işçiye fazladan ödeme yapılması gerekmektedir. Fazla çalışma ücreti, normal çalışma ücretinin %50 fazlası üzerinden ödenir. Örneğin, normal ücret 10 TL ise, fazla mesai için 15 TL ödenmelidir.
Fazla mesai ödemeleri, işçinin onayı alınarak yapılmalıdır. Ayrıca, işçinin fazla mesai yapmasına rağmen bu ücreti alamadığı durumlarda iş hukuku devreye girer ve işçi yasal haklarını talep edebilir.
Ali Çezik, fazla çalışma ücretleri ile ilgili uyuşmazlıklarda işçi haklarının korunması ve işverenin fazla mesai ödemelerini düzenli olarak yapması konusunda hukuki süreçleri yönetmektedir. İşçilerin fazla mesai talepleri konusunda dava açmaları ya da işverenin bu tür ödemeleri yapma yükümlülüğünün belirlenmesi için gerekli tüm hukuki işlemleri yürütmektedir.
İş kazaları, işçinin iş yerinde ya da iş yerinin yürüttüğü iş ile bağlantılı bir faaliyeti sırasında yaşadığı kazalar sonucu yaralanması ya da hayatını kaybetmesi durumudur. Türkiye’de özellikle inşaat, madencilik ve ağır sanayi sektörlerinde iş kazaları sıkça görülmektedir. İş kazaları sonrasında işçinin ya da işçinin ailesinin hakları gündeme gelmektedir. İş hukuku kapsamında iş kazaları, ciddi tazminat davalarına konu olabilir.
Ölümlü iş kazaları durumunda, işçinin yakınları maddi ve manevi tazminat talep edebilirler. Ayrıca işçinin sigortalı olup olmadığı, işverenin iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini alıp almadığı gibi unsurlar da bu tazminat davalarının seyrini etkileyebilir. Ali Çezik, ölümlü iş kazalarında işçi ailesinin haklarını savunarak, hem maddi hem de manevi tazminat süreçlerini yürütmektedir.
Yaralamalı iş kazaları ise işçinin geçici ya da kalıcı bir sakatlık yaşaması durumunda açılabilecek davaları kapsar. İşçi, iş kazası sonucu uğradığı zararın tazmin edilmesini isteyebilir. Bu tür davalarda işverenin sorumluluk derecesi, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınıp alınmadığı büyük önem taşır. Ali Çezik, iş kazaları sonucu açılan tazminat davalarında hem işçilerin haklarını savunmakta hem de işverenin sorumluluklarını yerine getirmesi için hukuki danışmanlık sunmaktadır.
Türkiye’de iş davalarında 2018 yılında yapılan düzenleme ile arabuluculuk süreci zorunlu hale getirilmiştir. İşçi ve işveren arasında meydana gelen kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti ve iş kazaları gibi konulardaki uyuşmazlıklarda, taraflar önce arabulucuya başvurmak zorundadır. Bu süreçte taraflar, bir araya gelerek anlaşmaya çalışır. Eğer arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamazsa, taraflar iş mahkemesine başvurarak davalarını sürdürebilirler.
Ali Çezik, iş hukuku uyuşmazlıklarında arabuluculuk sürecinde de müvekkillerine hukuki destek sunmaktadır. Arabuluculuk sürecinde yapılan müzakerelerin doğru bir şekilde yürütülmesi, işçinin ve işverenin haklarının korunması açısından büyük öneme sahiptir. Ali Çezik, arabuluculuk sürecinde müvekkillerinin çıkarlarını gözeterek en iyi sonuçları elde etmelerini sağlar.
İstanbul’da avukatlık hizmeti veren Ali Çezik, iş hukuku alanında geniş bir bilgi birikimi ve deneyime sahiptir. İşçiler ve işverenler arasındaki kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücretleri ve iş kazaları gibi konularda hukuki danışmanlık ve dava hizmeti sunarak müvekkillerinin haklarını en iyi şekilde savunmayı amaçlar.
Ali Çezik’in sunduğu iş hukuku hizmetleri şunlardır:
Ali Çezik, iş hukuku alanındaki her türlü dava ve uyuşmazlıkta müvekkillerine profesyonel hukuki çözümler sunarak onların haklarını güvence altına alır.
Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücretleri ve iş kazaları, iş hukuku kapsamında işçilerin en önemli hakları arasında yer almaktadır. Ali Çezik, bu alanda sunduğu uzman hukuki hizmetler ile işçilerin ve işverenlerin karşılaştıkları hukuki sorunları çözüme kavuşturmayı hedefler. İş hukuku davalarında doğru temsil ve bilgi, işçilerin haklarına ulaşabilmesi ve işverenlerin sorumluluklarını yerine getirmesi açısından hayati önemdedir.